26 Şubat 2015 Perşembe

İZNİK KOSKS


 

İznik gölü çevresi için Orhangazi'den girip alan’a ulaşıp KOSKS’a başlama
saatimiz 07:15 di

Yaz ve bahar ayalarında iğne atsan yere düşmeyen ıssız çay bahçesinden yaptık
ilk sayımımızı,Yeşilbaş çoğunluktaydı.Tüm sayım boyunca en çok onu gördük,hatta
nerede ise hep onu gördük.Arada gördüğümüz Kılkuyruklar neşemize neşe kattı
desek abartmış olmayız.Arkada çamlar,yapraklı ağaçlar kumluk alan ve önünde resmi
tamamlayan su.Göl olsa da adı deniz muamelesi görüyor etrafında yaşayan ve ziyarete gelenler tarafından.Belli ki mevsiminde suya girenlerin doldurduğu kumlukları ve dolup taşan çay bahçeleri ile bir sahil şeridi gibi.Şimdi aynı o sahil şeritleri gibi sessiz terk edilmiş.İkinci noktamız uzun bir iskelenin üstü oldu.Gözlem boyunca böyle farklı boyutlarda iskeleleri ziyaret ettik.Bazı noktalar için minik tepeler tırmandık ve gölü
nerede ise 80-90 metre yukarıdan izledik,uzak noktalara bakma fırsatları
yakaladık.Kayalıkların üstündeki bitki örtüsü de ayrıca heyecan vericiydi.Açıklar
da nerede ise hiç kuş yoktu.Göl hafif dalgalı idi,kuş’u gördüğünüz noktadan
saniyelik uzaklaşmada aynı gurup yok gibi görünüyordu bu da bizi noktada daha
oyalar hale getiriyordu.Nokta sayısı oldukça fazla idi ama zaman azdı.Koylara
bakmak,sazlıkların aralarını gözlemlemek ve her noktaya uğramak oldukça zaman
alacaktı.Kuş sayısının azlığı daha önce burada sayım yapmış Tuğba tarafından da
garip karşılandı ama hem Coşkun Bey’in hem Tuğba’nın ortak söylemi
vardı’’Çakırca iyi kuş barındıran bir yer’’.Oraya ulaştığımızda tür ve adet
açısından oranın da zayıf olduğunu gördük.Gün içinde çokça Şahin vardı her biri
bir ağacın üstünde aynı ağacı bazen paylaştıkları Sığırcık gurupları ile
beraber.Atmaca da diğer yırtıcımız oldu kargaların hışmına uğrayan
çoğunlukla.En hoş görüntülerden biride Boğazda Yelkovanların davranış örüntüsü
içindeki Küçük Kargalardı.Suyun üstünde yelkovan gurupları gibi uçuşuyorlardı.

Sölöz’e ulaşırken traktör’ün tam arkasında olmanın yanlış
olduğunu deneyimledik.Her iki sürücünün de soğukkanlı oluşu bu minik
çarpışmanın karşılıklı anlayışla çözülmesine sebep oldu.Bizlerde çözüm
aşamasında köy kahvesinde köy’ün kibar dedesinden ısmarlanmış çaylarla
dinlendik ve ısındık.

Gözlemlerimizi terk edilmiş gibi görünen kafelerin ve
lokantaların bahçelerinden,kayalıkların tepelerinden,sazlıkların dibinden yapmaya
devam ederek İznik merkeze ulaştık.Burada havanın güzelliği insanları göl
kenarına dökmüştü nerede ise.En kalabalık noktamız burası oldu hem insan hem kuş açısından.Martılar yoğundu,Yeşilbaşlar,Elmabaş patkalar kıyıya oldukça yakın insanlardan korkmadan besleniyorlardı.Gözlem boyunca bir kere silah sesi duyduk,hiç avcı görmedik ta ki akşam gün batımına doğru ellerinde tüfeklerle yola dökülen genç bir kaç kişinin dışında.

Çakırca ve Boyalıca arasındaki noktalardan sonra Keramet de
gözlemimizi bitirmek zorunda kaldık zira görüş iyice kaybolmuştu zaten ortada
kuş da kalmamıştı birkaç Bahri dışında ki onlarda oldukça açıklarda idi.İki
noktada karşımıza çıkan 10’lu 15‘li evcil ördekler her görüldüğümüz noktada
muhtemel yiyecek beklentisi ile diğer ördeklerin aksine bize doğru nerede ise
koşturuyorlardı,günün eğlenceliklerinden oldular,arada gördüğümüz köpek ve
kedilerle beraber.

Hafif rüzgarlı bir hava ile başladık,öğleye doğru yumuşayan
hava akşam üstü tekrar hafif rüzgarlıydı.Göl hafif dalgalıydı,görüşü çok
etkilemese de dalgalar bazı noktalarda gurup sayımını biraz zorlaştırdı.Göl
tam bir sayım için kesinlikle iki gurup olarak yapılmalı, bugünden anladığımız şeylerden biride bu idi.

Kayıtlar Kuşbank’a Tuğba tarafından girilecek.Musafa Coşkun Sancar Bey’e araba desteği lezzetli zeytinler ve simitler için teşekkür ediyoruz.

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder